Rus Edebiyatının En Çok Sevilen 10 Kitabı - Kitabı Satın Al

Rus Edebiyatının En Çok Sevilen 10 Kitabı

Rus edebiyatının en çok satan ve en çok sevilen kitaplarını sizler için bir araya getirdik. Rus toplumunu, insanını, yaşamını en güçlü şekillerde anlatan, Rus edebiyatı Puşkin, Gogol, Gorki, Tolstoy, Çehov ve daha onlarca harika yazar armağan etmiştir dünya edebiyatına. Rus edebiyatında öykü türünde başarılı olan ilk örnekler XVIII. Yüzyılın ikinci yarısında verilmiştir. Rus edebiyatı insanlarının en derinlerine kadar inmemizi sağlayan güçlü bir sanat geleneği olarak da edebiyat dünyasında yerini almayı başarmıştır.

İnsana yönelik bir edebiyat arayışı içerisindeyseniz Rus edebiyatını tercih edebilirsiniz. Rus edebiyatı türündeki kitaplarda çok güzel tahliller, replikler okuyacaksınız ki kitabın en başında kendinizi olayların içinde bulmaktan asla kaçamayacaksınız. Rus edebiyatı geleneği anlatmakla bitmez. Şimdi isterseniz dünya edebiyatının en önemli ekolleri arasında yer alan Rus edebiyatına dair kesinlikle okumanız gereken klasiklere birlikte göz atalım.

Lev Nikolayeviç Tolstoy: Savaş ve Barış

Yaklaşık 20 yıl gibi geniş bir zaman dilimini ele alan roman Savaş ve Barış, 1968-1868 yılları arasında beş yıllık bir süreçte kaleme alınmıştır. Yazarımız Lev Nikolayeviç Tolstoy bu eseri yazdığı zaman 37 yaşındadır. Yazarın Kırım’da savaşmış olması romanı yazmasında büyük bir etken olmuştur. Dedelerin Günleri olarak adlandırdığı eserini yazmadan önce derinlemesine çalışmalarda bulunmuş mektup, günlük ve anılardan faydalanarak eseri tamamlamayı başarmıştır. Tolstoy’un derin çalışmalarına rağmen Savaş kendisinin eserinde insanların iç yüzlerini ortaya çıkartan teferruatlı işlenen bir dekor niteliği taşımaktadır.

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski: Yeraltından Notlar

Dostoyevski’nin, Camus’da dahil olmak üzere çoğu Batılı düşünürü varoluşçu anlamda etkileyen Yeraltından Notlar adlı eseri bir klasik olarak kabul edilen kısa romanı olma özelliği taşımaktadır. Romanın içeriği 1864’de St. Petersburg’da başlamaktadır. Aynı zamanda Yeraltından Notlar modernite eleştirileri için erken sayılan bir yılda, yani 1864 yılında Rusya’da köleliğin feshedildiği 1861’den üç yıl sonrasın basılmış bir eserdir. Kitabın içermiş olduğu temalar Rus edebiyatına dışsal olarak görünse de Rus düşünsel yaşantısına dışsal değildir, fakat çoğu kişiye ters bir yanıttır.

Anton Pavloviç Çehov: Vişne Bahçesi

Anton Pavloviç Çehov, tarafından 1886’da yazılan son ve en büyük oyunu olan Vişne Bahçesi aslında bir motiftir. Oyunun sonunda bahçedeki ağaçların kesilmesi, eski düzen yerine yenisinin yerleşeceğini simgelemektedir. Yazarımız bu oyununda Çarlık Rusya’sının o dönemdeki sosyoekonomik ilişkileri ile değişimini ortay sermiştir. Aynı zamanda Çehov, insanların yalnız kendilerini düşündükleri bir toplumda yaşadıklarını güzel bir dille vurgulamaktadır. Buda bizlere toplumun insanların bir yabancılaşma sürecinden geçtiklerini gösterir.

Mihail Afansyeviç Bulgakov: Usta ve Margarita

Mihail Bulgakov tarafından kaleme alınan Usta ile Margarita, kıvrak bir kurgu ile birbirinde bağlanan ayrı öykülerden oluşur. Türkçedeki ilk çevirisi 1968 yılında yapılan eser 1966-1967 yılları arasında Sovyetler Birliğinde tefrika olarak yayımlanmıştır. Kitabın konusunda anlatılan ise, bir dergi yöneticisinin göl kıyısında şeytanla karşılaşması ile başlamaktadır. İki farklı zaman diliminde ilerleyen Usta ile Margarita romanında olayların büyük bir kısmı Stalin dönemi Moskova’sında geçerken, öte yandan da İsa’nın çarmıha gerilme olayı, İncil’de gösterilen olaylardan farklı olarak anlatılmaktadır. Aynı zamanda roman içinde roman tekniği ile Bulgakov, postmodern edebiyata da öncülük etmiştir.

İvan Aleksandroviç Gonçarov: Oblomov

1859 yılında İvan Gonçarov tarafından yayınlanan roman Oblomov aynı zamanda romanın başkahramanı olmasının yanı sıra bir Rus soylusudur. Yazarın Rus aristokrasisine bir eleştirisi olan Oblomov kendisi için yeni projeler üzerine düşünmekte fakat tembelliğinden dolayı hayata geçirememektedir. Aynı zamanda dürüst, saf, insanların iyiliğini isteyen ve sadık bir insan olarak anlatılan Oblomov’un karakteri Oblomovluk diye bir kavramın da doğmasına neden olmuştur.

Nikolay Vasilyeviç Gogol: Palto

Gogol’un 1842’de yayınlanan kısa hikayesi Palto, gerçekçi bir üslup ile kaleme alınmıştır. Hikayede küçük adam teması ele alınmaktadır. Yazarın bu yapıtı dönemin Çarlık Rusya’sında büyük tepki almıştır. Hikaye bir toplantıda anlatılan olaydan esinlenilerek kaleme alınmıştır. Palto, gerçekçi Rus Edebiyatının mihenk taşı olarak nitelendirilmekte ve Rus edebiyatında büyük bir çığır açan eser olarak bilinmektedir.

Ivan Sergenyevich Turgenev: Babalar ve Oğullar

Türkçeye Babalar ve Oğullar olarak tercüme edilen kitap Ivan Turgenyev’in 1862 yılında kaleme aldığı en meşhur eseridir. Yazar bu kitabını 1830’lu yılların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe bir tepki olarak yazmıştır. Roman aynı zamanda Rus edebiyatının tam anlamı ile yazılan ilk modern roman örneği olarak kabul edilmektedir. üstelik batı dünyasında şöhret kazanan ilk Rus edebiyat çalışması olarak da bilinen Babalar ve Oğullar roman birçok Rus romancının yetişmesinde de etkili olmuştur.

Andrey Bitov: Puşkin Evi

Parlak, dizginsiz, cesur bir roman olan Puşkin Evi, çağdaş Rus edebiyatının dönüm noktalarından biri olma niteliğini taşımaktadır. Yazar Andrey Bitov’un kaleme aldığı bu kitap Rusya’da postmodern romanın ilk örneği olarak bilinmiş ve yıllarca ülkesinde yasaklanmıştır. Romanda aynı zamanda düello, tütün ve edebiyattan aşka, bürokrasiden antisemitizme kadar bolca entelektüel tartışmalar yer almaktadır.

Maksim Gorki: Çocukluğum

Çocukluğum, Maksim Gorki’nin hayatını kaleme aldığı üç kitaptan biri olma özelliği taşımaktadır. Yazarın hayatını anlattığı kitap kendisi 5 yaşında iken babasının ölümü ile başlayarak anneannesinin yanına yerleşmesiyle de devam etmektedir. Maksim Gorki’nin çocukluk anıları üzerine kaleme aldığı Çocukluğum adlı kitabının devamı olan kitap ise Ekmeğimi Kazanırken olmuştur.

Nikolay Vasilyeviç Gogol: Ölü Canlar

Ukrayna asıllı Rus oyun yazarı ve romancı olan Gogol tarafından kaleme alınan ve ilk cildini 1842 yılında tamamlamış olduğu ve bitirilmemiş romanı Ölü Canlar’ın konusunu Puşkin önermiştir. Roman üç cilt olarak tasarlanmıştır. İlk ciltte romanın başkahramanı olan Çiçikov’un çıkarları uğruna yapmış olduğu kötülükler damga vururken ikinci ciltte el yazmalarını geçirmiş olduğu bir buhran sonucu ve son olarak birkaç defa daha yazmaya çalıştığı bölümler sonradan yayımlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir